siirimde bul kendini Lyrics

Saydam bir pencereden sana bakabilmekmiş yaşamak...
Ne vakit yürür olsam, bütün yollar "sen" dedi.
Cüzzamlı çocukluğum, beni sana getirdi...

Umudun turkuazından geçip buldum ben seni,
Sevda kırmızısı papuçlarımla yürüdüm ardın sıra.
Çalınmış oyuncaklarımdan parçalar buldum yolunda
"Cadış" adlı bebeğim, gülümsüyordu hala...
Öyle yaa,
Tamamladıkça yarım kalmış bir yap-bozmuş sevda.
Ve yokluğuna saklanmışım, her seni buluşumda...
Şipşirin bir bebekmiş, sana emanet edilen
Kucağına susamış da, hapsolmuş suskunluğa...
Her söz bitimine bir virgül koymuşum
Noktalardan arınmış varlığın, lûgatımda
Zamana gerilen yelkenlerce açılmışım hayata,
Dakikaları saymışım sensiz geçmişse eğer...
Senli geçen her lahza, koca bir ömür bana.

Tutsaklığım sanadır, mahcupluğum hayata...
Bulamamışım çareyi ellerimde.
Dik tutmak isterken belimi,
Hep hayatın sırtına vurmuşum.
k__lardan çizdiğim düşlerimi savurmuş rüzgâr
Sen sanmış, belacıkımdan bilmişim...
Bereketli bir burçak tarlasında, azelyaymış aradığım...
Ben hayatın hep renklerine kanmışım.
Meğer senmişsin benim en derin şaşkınlığım
Ben yanlışı sende değil, sensizlikte yapmışım.
Sevince mahzun durmayı öyle öğrenmişim ki,
Kırılsam da kimseye kızamamışım...

Bir Rumeli türküsü dolanmış yorgun dilime,
İremden bir kız sesi,eşlik eder sesime.
Seni ararken kaybolduğum o yollarda
Geri döner de kendimi bulurum diye,
Parçalar bırakmışım.
Düşme pahasına da olsa
Geçmemişsin üzerlerinden.
İncitmemişsin, sevmişsin, benden olduklarını bilmişsin...
Doğuvermiş yüreğime güneşten bir gülüş...
Özlemini yoğurmuşum, kavuşma umudumla.
Herşey seninle güzel, seninle yücelmiş sevmeler...
Ellerin, son dilekim; son durakım, yüreğin...

Mavi gözlü martılar konuvermiş dallarıma...
"Mavi mi" deme, hayalimi ayıplama!
Sensiz geçilen uykunun, rüyasında mantık arama.
Hesabı yok sensizliğin, hayalin sınırı yok...

Sonsuzluk yalan olmuş, seni ararken.
İki üç kez söyleyip ezberime aldığım,
23 kere ansam, adına doyamadığım...
Heyhat..Hangi okyanus çığlığı bastırır benim sesimi!
Konuş ey koca bebek, susma.
Ölü bir kelebek mi unutturacak renklerini!
Nasıl bir büyüdür ki bu, aklıma söz geçirecek?
Uçurtmamın kuyruğu bile biliyorken yolunu,
Hangi güç beni söyle gökyüzümden edecek?

Hava, su, toprak, çiçek ve melek...
Sevdan, yüreğin, parmak uçlarında saklı hayat
Ve dünü unutturan gelecek...
Bahar kokuyorsa busen,
Sevda sürmelidir gamzem, silinmeyecek.
Anlıyor musun yüreğimin tatlı çocuğu :
Bana sadece sen gerek...

Ben minik bir dünyanın, kalender prensesi...
Bir gülüşün sürgüsüdür demirden kabuğumun,
Sunulur sana en derinlerdeki o güleç inci...
Ömrüne yay, sıcağına sar ve yüreğine sor.
Ben çözdüm senimi, adını buldum
Zikrettim nurdan bir ay altında.
Sen de, gözlerindeki o yeşil telaşa sor beni...

Sadece şiirdir bu, yüreğine sunulmuş
Bitmekte olan defterin en beyazına kurulmuş...